Suyla Kaplı Çemberler

Yönetmen: Pierre-Yves Vandeweerd
Fransa, Belçika, siyah-beyaz, 2007, 102’
Fransızca, Fulaca; Türkçe altyazıyla

Suyla Kaplı Çemberler, siyahlar için eşitlik savaşı veren,  1986 yılında Moritanya’da alıkonulan ve çölün ortasındaki bir kalede yıllarca hapis tutulan bir grup siyasi tutukluya verilen isim. Grup, yıllarca bu kalede acımasız koşullarda, aşağılanmış ve işkence görmüş. Suyla Kaplı Çemberler, estetik ve siyasi açıdan eşit derecede aksettirici olmasına rağmen seyirciyi başka birinin yerine koyarak acı yaşatmayı hedeflemeyen siyasi bir belgesel. Tutukluların anı ve ifadelerinden alıntılar da yapılan, sakin ve onurlu bir biçimde okunan bu metin; 2006 yılından, sanki hiçbir şey yaşanmamışçasına,  geçmişten herhangi bir kalıntı barındırmayan, “suç mahalinde” kaydedilen, siyah beyaz bir hayli çarpıcı görsellerle bir araya getiriliyor. Belgesel, Moritanya’nın tarihi ve sosyopolitik geçmişinin bir analizini yapmaktan öte, siyasi zorbalığın, gücün yanlış kullanımının, haksızlık ve işkencenin farklı boyutlarını inceliyor, unutmaya karşı bir hareket olduğu kadar, Guantánamo’ya kadar uzanabilen bir ibret öyküsü haline de geliyor.

Yeni Yılda Deneysel Masallar

Odesa...Odesa!

Yeni Yılda Deneysel Masallar

Işığa Nostalji

Yeni Yılda Deneysel Masallar

Berger Saati

Yeni Yılda Deneysel Masallar

Gezgin Ruhlar Ülkesi

Yeni Yılda Deneysel Masallar

Suyla Kaplı Çemberler

Giacometti Paris’te

Giacometti Paris’te

Serginin ikinci bölümü Alberto Giacometti’nin 1922-1935 arasında, Post-Kübist sanatçılar ve Gerçeküstücü akımla ilişkisi, Paris’te yaptığı önemli bir heykel grubu, Paris’teki ilk yıllarını ve dönemin sanat sahnesinde oynadığı belirleyici rolü açığa vuruyor.

Tigran Mansurian ile bir söyleşi - Nairi Galstanian

Tigran Mansurian ile bir söyleşi - Nairi Galstanian

 Dünya çapında yankı bulan film üzerine Andrey Tarkovski, Parajanov’u “bir dahi” olarak nitelendirirken Michelangelo Antonioni ise “çarpıcı, mükemmel bir güzellik” olarak tanımladığı filme ilişkin, “Bana kalırsa Parajanov, dünyanın en iyi yönetmenlerinden biri” değerlendirmesinde bulundu. Filmin müziklerini besteleyen ve bu vesileyle yeni, müzikal bir dil icat eden Ermeni besteci Tigran Mansurian ise, Sayat-Nova’yı “evrensel bir öneme sahip, olağanüstü bir olay” olarak tanımladı.

Yılan Başı

Yılan Başı

Yunan tanrısı Apollo ve oğlu Asklepios tıp ve şifa âleminin yöneticisiydi. Apollo aynı zamanda ışık ve güneşin tanrısıydı, onun güneşi simgelemesi ve tıpla ilişkisi daha sonra Hekim İsa ve dirilişle bağlantılanacaktı.